23 Temmuz 2014 Çarşamba

KORELİ KIZLARIN GÜZELLİK SIRLARI 2

       Korelilerin bir pirinç takıntısı var ki sormayın. Yemeklerinde sürekli pirinç lapası yiyorlar, pirinçle maske ve peeling yapıyorlar. Ama bir şeyi biliyorlar ki yapıyorlar. ( deneyip gördüm. )

       Pirinci su dolu kapta bir gün bekletip ciltlerine sürüyorlar. Bu doğal bir beyazlatıcı. Esmerler de geçici bir beyazlık yapsa da beyaz tenlilerde daha fazla etkisi var. Tabi bir kerede beş ton birden açılmıyor cildiniz.
  


      Pirinç unuyla yapılan maskeleri de bulunmakta. Bu maske cildi önemli derecede güneş ışınlarından koruyor. 
           Bir kaba pirinç ununu koyuyoruz ve üstüne de macun kıvamına gelene kadar su veya süt ekliyoruz. Sonra bu karışımı yüzümüze sürüyoruz. Sonuç ise sivilcelerden arınmış ve bir kaç ton beyazlamış cilt. İlk bir ay düzenli kullanmanızı tavsiye ederim.



      Yüz yıkamak çok önemli bir etken. Düzenli ve sık sık yüzlerini temizleme ihtiyacı duyuyorlar. Özellikle dışarıya çıktıkları zaman. 


     Daha az yağ ve şeker, kışın bile sürülen güneş kremi, brokoli, sarımsak , fındık-fıstık-ceviz, doğal bitki çayları ile sizde onlar gibi olabilirsiniz.

    Ayrıca Gratis mağazalarında Korelilerin yaptığı maskelerde bulabilirsiz fiyatı da uygun 2 tl civarı olması lazım :)

21 Temmuz 2014 Pazartesi

KORELİ KIZLARIN GÜZELLİK SIRLARI

        Kore de zayıflık takıntısının yanında bir de güzellik takıntısının bulunduğu bir ülke. Eminim ki sizde benim kadar merak ediyorsunuz bu kızların nasıl bu kadar güzel olduğunu.

        İnce bir boyun, minik mi minik burun, dolgun ve güzel dudaklar, porselen bir ten,bakımlı eller ve ipek gibi saçlar. Hangi kız istemez ki böyle olmayı.




    
       Bazılarımız hayır canım onlar estetik yaptırıyorlar da ondan o kadar güzeller diyebilir. Bende buna katılıyorum çünkü nefes almak kadar doğal onlara göre estetik yaptırmak. Tabi estetik dışında yaptıkları şeyler de var. Bende bir kaç tanesini buldum sizinle paylaşmak istedim...

       Sürekli nemlendirici kullanıyorlar. Günde 10 veya daha fazla nemlendirici krem kullandıkları söyleniyor.

       Güneş kremi sürmeden dışarıya adım atmıyorlar bu alışkanlık küçüklüklerinden geliyor. Beyaz tenli oldukları için güneş lekeleri çok koyu renkli oluyor e bu da beyaz tende çok itici bir hal alıyor. Bir nevi güneş kremi sürmeye mecburlar.

       Her gittikleri ortamda yeşil çay içmeye özen gösteriyorlar. Çünkü yeşil çayın yaşlanmayı geciktirici özelliği bulunmakta. Yeşil çay aynı zamanda vücuttaki kırışıkları ve sarkmalarıda engelliyor

      Genellikle soya sütünü tercih ediyorlar. Bunun yanında birde tofu tüketiyorlar tabi. 

    


       Beyaz tenli olmak onlar için vazgeçilemez bir etken bu yüzden güneşten kaçarak yaşıyorlar... ( beyazlık masumiyeti temsil ettiği için )

    

20 Temmuz 2014 Pazar

KORELİLERİN BATIL İNANÇLARI

          Her ülkenin her milletin az yada çok batıl inançları vardır. Bizde elden ele bıçak verilmez, önünden kara kedi geçerse uğursuzluk getirir, el ve ayak tırnakları aynı anda kesilmez... 
          Korelilerin de değişik batıl inançları var. 
        

         Birinin adını kırmızı kalemle yazmak o kişinin ölmesini istediğin anlamına gelirmiş.

         Test sınavına gireceksen o gün saçlarını yıkamaman gerekir. Yoksa bilgiler suyla birlikte gidermiş. ( yıkamadan evden çıkamam )

         Erkek veya kız arkadaşına kırmızı ayakkabı verirsen ilişkinin biteceğine inanılır. ( bana alabilirsiniz sorun olmaz )

         4 rakamının uğursuzluk getirdiğine inanılır çünkü 4 rakamının okunuşuyla ölüm kelimesinin okunuşunun aynı olmasıdır. Asansörlerde bile 4 rakamı bulunmaz.





         Rüyada domuz görmek şansınızın açılacağını müjdeler . 

         Bayanlar saçları açık yatmamalı çünkü hayalet saç tellerini saymaya başlar ve bitirdiği anda kadın ölür. 

         Çocukların masanın altına girmesi büyümesini engeller.

         Kimçi kanseri engeller.

         Köpek eti erkekleri güçlü yapar. ( bunu gelenekleri başlığında açıkladım)

         Eşcinselliği batılı hastalığı olarak görürler.




         Sınavlardan önce yosun çorbası içmezler.  

        Basketbol oynamak boyu uzatır. ( bu bizimde inandığımız şeyler arasında) 

       Otururken bacaklarınızı sallamak kötü şans getirir.( bunu yapan çevremde bolca insan var ... )

       Bir yemekte son lokmayı siz yiyorsanız geçmiş olsun. Çünkü anında tombul damgası yersiniz. 





                   

19 Temmuz 2014 Cumartesi

KORELİLERİN ZAYIFLIK SIRLARI

            Bildiğimiz gibi Kore zayıflık takıntısının olduğu bir ülke. Peki bu insanlar nasıl böyle zayıf kalabiliyorlar? Tabi bende bunu merak edip araştırdım. Çünkü benim de kilo vermeye ihtiyacım var :). 


        Dizilerde görüyoruz yiyecekler küçücük tabaklarda ve azıcık tadına bakıp bırakıyorlar. Bu gerçek hayatta da böyle. Büyükanne dediğin biraz tombik olur dimi, sarıldığın zaman yumuşacık olur. Ama nerdeee yaşlı başlı teyzeler bile incecik dolaşıyor ortada. E hal böyle olunca insan kıskanıyor tabi. 
           
        
         Öncelikle yemiyorlar. Oyuncular çekimleri olduğu zaman bir kaç gün öncesinden başlıyorlarmış yememeye. Mesela un, tuz, şekere yer yok hayatlarında. Öyle ki çikolata bile tüketmiyorlarmış. (çikolatasız ben bir hiçim ) Sürekli pirinç lapaları yiyorlar. Pirinç lapasının içinde yağ ve tuz olmadığı için vücutların şişme veya kilo yapmıyor tabiki.  

         Spor gündelik hayatlarında büyük bir yer tutmakta. Hemen hemen her dizi de spor sahnesi oluyor.
         
         Güney Kore'yi anlatan bir belgesel izlemiştim. Orada spiker tteok tatlısını tanıttı. Pirinçten yapılan bir tatlı türüymüş. Pirincin dövülüp inceltilmesiyle yaptılar. Tatlı da şeker olur şerbet olur normalde ama koymadılar tat vermesi için de üzerine fasulye unu döktüler ve bayıla bayıla yediler. Sonuç olarak ben oralarda yaşayamam :D 

                    PSY'nin tteokbokki (tteok çeşitlerinden biri)
                         yediği sahne 

         40-45 kilo iseniz Kore de mutlu mesut yaşayabilirsiniz. Ama 50 ve üstüyseniz büyük ihtimalle dışlanacaksınız. Türkiye de balık etli kızlar mevcut ama Kore de balık etlilik kavramı pek yok. Ya zayıfsındır yada şişman. Amaç 0 beden olmak ...  
       
         

8 Temmuz 2014 Salı

GELENEKLER

     Bugün size Kore geleneklerinden bahsedeceğim. Eğer bir ülkeyle ilgili bilgi edinmek istiyorsanız önce oranın nasıl bir yer olduğunu bilmeniz gerekir. Nereden gelmişler nasıl gelişmişler bunları bilmek gerekir. Ben öncelikle geleneklerinden başlamak istedim. Bu gelenekler biraz da olsa bana Türk geleneklerini anımsattı.
  • 'kımchı' eğer Koreye gitmeyi düşünüyorsanız bunu kesinlikle bilmeniz gerekiyor.Dilimlenmiş lahananın üstüne acı sos dökülerek servis ediliyor.Keskin kokulu ekşi ve ayrıca baharatlı yemek (turşu gibi bir şey olsa gerek. ) Her öğün ana yemeklerinin yanına koyup tüketiyorlar ve kımchı yiyebilen turistlere saygı duyuyorlar.


  • Şöyle bir şey var ki Koreliler evlerine ayakkabıyla girmezlermiş. Dizilerde bu benim dikkatimi çekmişti zenginler evde terlikle dolaşıyordu birde baktım ki bu onların vazgeçilmez geleneklerinden biriymiş .
  • Bir Kore'liye herhangi bir şeyi tek elle uzatıyorsanız bilin ki çok ayıp ettiniz :D örnek vermek gerekirse bir kişi sağ elle çay dolduruyorsa sol eliyle de sağ kolunu tutuyormuş, para üstü verirken veya bir nesne uzatırken de bu geçerliymiş.
    • Nüfusun geneli "Kim" "Park" ve "Lee" soyadını kullanıyor. Bunlar eski hanedanlıktan gelen geleneklerinden biri."Park" ismi 'Kral Park Hyeokgeose' krallığından geliyor.
    • Şimdi de en çok merak edilen şeye geldi sıra, köpek eti yiyorlar mı?
       Yapılan anketlere göre yaşlı kesim köpek etini yeme taraftarıyken genç kesimdeki arkadaşlarımız pek taraftar değil . Bunun için sürekli eylemler ve protestolar yapılıyormuş duyduğum kadarıyla ne kadar doğrudur bilemem..
    • Çalışmaya çok önem veren , disiplinli , kitap okuyan bir milletten bahsediyoruz . Çok kısa zamanda büyük gelişme göstermişler ülke olarak. 
    • Türk turistleri sevdiklerini duymuştum. Amerika'ya büyük hayranlık duyuyorlar.     
    • Eğer sizin bildiğiniz daha başka gelenekleri varsa yoruma yazarsanız sevinirim :)

    7 Temmuz 2014 Pazartesi

    BAŞLANGIÇ

            Son günlerde güney kore dizilerine merak sardım. İzledim izledim ve yine izlemeye devam ettim. Peki sonra ne mi oldu? Neredeyse sınıfta kaldım. Ya da kıl payı geçtim diyelim biz ona...
            İnsan mutsuz olunca kendini bir şeyle oyalamak ister ya işte benimki de o hesap verdim kendimi diziye. İyi ki de izlemişim komedi dizilerinde güldüğüm kadar hiç bir yerde gülmedim , romantik dizilerinde ağladığım kadar hiç ağlamamıştım. E hal böyle olunca bende bir ilgi artması oldu onlara karşı. Her şeyi araştırmaya başladım. Filmleri , dizileri , oyuncuları, şarkıları , grupları ; ülkeyi , tarihini. Bu kadar bilgi toplamışken sizlere de anlatmak istedim. Yararlı bulacağınızı umuyorum. Bugün nereden başlamam gerektiğini bilemediğim için böyle bir yazıyla başladım. Yorumlarınızı bekliyorum. Görüşmek üzere ....